25 Aralık 2017 Pazartesi

Eğitim Ve Öğretimde İletişim (Communication)

Bu yazımızda iletişim kavramının tanımını yapıp, sürecinden bahsedip, kısaca türlerini anlatıp asıl konumuz olan eğitimde iletişime odaklanacağız. Eğitime bakan yönüyle, konsept ve teorileri özetleyip, dünyada sınıf içinde ve okul ortamındaki iletişim tecrübelerinden bahsedip, okullarda iletişimin nasıl ölçülebileceğini ve eğitim zincirindeki katmanlara tavsiyelerde bulunacağız.

İletişim
Bilginin karşıdaki bir kişiye gönderilmesi ve aktarılmak istenen mesajın alıcı tarafından alınıp, anlaşıldığı yönünde karşı cevap almayı içeren bir süreçtir (Gordon & Schneider, 1991). İletişim süreci ise bilginin bir verici ile bir alıcı arasında aktarılmasını içerip, kişinin karşısındaki kişiyi ikna etmesi, bilgilendirmesi, teşvik etmesi ya da onda istenen bir davranış ya da düşünce biçimini geliştirmesi amacıyla kullanılır (Gordon & Schneider, 1991).  

İletişim Süreci
Mesajın bir gönderenden bir alıcıya ulaşıp alıcının gönderdiği dönüt de dahil olmak üzere sekiz basamaktan oluşan bir süreçtir (Lunenburg & Ornstein, 2012).
Bu sürecin ilk basmağı, iletişimi başlatan kişi olan gönderenin mesaj diye adlandırılan fikir ya da düşüncenin oluşturulması aşamasıdır. İkinci basamak ise bu mesajın sözlü kelimeler ya da sözsüz işaretlerle ya da iletişimi sağlayan diğer sembollerle kodlanmasıdır. Bu basamakta iletilen anlam değil üretilen kodlardır. Anlamak, alıcı tarafının algısına dayalıdır. Sürecin üçüncü basamağı ise oluşturulan mesajın bir taşıyıcı kanalla alıcıya iletilmesidir. Yüz yüze konuşma, telefon, mail, cep mesaj vs. gibi kanallarla mesaj iletilir. Karşı taraftan alınan mesajın çözümlenmesi ise sürecin dördüncü basamağıdır. İletişimi engelleyen bariyerlere gürültü denir ve bu basamakta mesajı engelleme adına sıkça görülür. Mesajın alınıp çözümlenmesi beşinci basamaktır ve altıncı basamakta alınan mesajın kabul edilip edilmeyeceğine dair karar almadır. Bu süreçte mesajı gönderenin konumu, ikna kabiliyeti, güvenilirliği vs. gibi etkenler mesajın alınıp kullanılma kararını etkileyebilir. Yedinci basamak alıcının mesajı uygulamaya geçirmesi veya daha sonra kullanmak üzere kaydetmesidir. İletişimin son basamağı işe geri bildirimdir (dönüt). İletişim sürecinde karşılaşılan sorunların temelinde gönderen ile alıcı arasında geri bildirim mekanizmasının işletilememesi yatmaktadır. İdarecilerin her zaman bütün iletişim yollarını açık tutması gerekmektedir.

İletişim Türleri
İletişim, sözlü ve sözsüz olarak iki şekilde gerçekleşir (Aamodt,2008). Hatta sözsüz iletişim, sözlü iletişim kadar sık kullanılmaktadır. Sözsüz iletişim; beden dilinin kullanılması kinezik, mekan ve kişisel mesafe kullanılması proksemi, farklı seslerin kullanımı paralinguistik ve zaman kullanımı olarak da kroksemi olarak dört çeşitte incelenmiştir (Lunenburg & Ornstein, 2012).
Gürsel (2012) iletişimi formal ve informal olarak iki başlıkta inceler. Formal iletişim yapılandırılmış kanallar üzerinden yürür. Yukarıdan aşağıya, aşağıdan yukarıya, yatay ve çapraz olarak dört farklı şekilde gerçekleşir. İdarecinin çalışanlarına tebliği yukarıdan aşağıyadır. Çalışanların dilek ve isteklerini idareciye bildirmesi aşağıdan yukarıya bir iletişimdir. Öğretmenlerin kendi arasında, idarecilerin kendi aralarında görüşmeleri yatay iletişimdir. Çapraz iletişimde idareci doğrudan çalışanlarıyla görüşür ve geri bildirim alır. Yüz yüze bir iletişim olduğu için kurumdaki problemlere daha hızlı müdahale edilebilir.


Eğitimde İletişim
İletişim, 21. Yüzyılın en önemli kabiliyetlerinden biridir ve okullarda iletişimle ilgili yeterli çalışma yapılmış sayılmaz. Geçmişte iletişim çoğunlukla öğretmenden-öğrenciye şeklinde irdelenmiş ve ‘Nasıl etkili öğretim yapılır?’ a odaklanılmıştır. İletişim konulu televizyon programlarında çoğunlukla sözlü ve sözsüz iletişim tekniklerine odaklanılmıştır.
Eğitmenler okullarında etkili bir iletişim dersi vermek istiyorlarsa mutlaka bu eğitimi sistemlerine ilave etmeli ve pratiklerle pekiştirmelidir.
Günümüzde iletişimin kapsamı genişlemiş ve toplu iletişim (McQuail, 2010), bilgisayar destekli iletişim (Walther, 1996), bireyler arası iletişim (Jensen, 2013) vs. gibi birçok konu başlığı ilave edilmiştir ve birçoğu okullarda eğitimle ilgilidir.
İletişimsel yeterlilik, McCroskey (1998) tarafından ‘bireyin bilgiyi aktarma veya taşıma kabiliyeti; konuşma ve yazma becerisi’ olarak tanımlanmıştır.
Bilgisayar destekli eğitim (Computer Mediated Communication (CMC)), teknolojinin ilerlemesiyle günlük hayatımıza girmiştir. Çoğunlukla öğrenciler arası iletişimde kullanılmaktadır.
Bireyler arası iletişim beklentisi sınıflarda öğretmenin iletişim beklentisi olarak tezahür eder. Öğretmenin iletişime geçme gayreti öğrenmeyi artıran faaliyetlerdendir (Myers, 2002). Bu gayret sınıfta göz kontağı, öğrencinin adını tekrarlama, konuşurken kafa sallama gibi hareketlerle gözlemlenir. Bu davranışlar öğrencinin ders doyumunu, memnuniyetini artırır (Hackman&Walker, 1990).

İletişimi Ölçme ve Değerlendirme   


Maalesef, eğitimde iletişimi ölçen bir test veya sınav yok. İş dünyasında kullanılan farklı uygulamalar eğitime uyarlanabilir. Basamaklı değerlendirme genelde iş dünyasında kullanılan bir çeşittir. Değerlendirilmek istenen başlıklar kırmızı kaleme bir kağıda yazılır ve tek tek gözlemlenerek puanlanır. Bu yöntemle hem iletişim yeteneği ölçülür hem de iletişim kabiliyeti geliştirilir. Cameron ve Dickfos (2013) iletişim yeteneğini ölçen ve kişilerin kendine, iletişimdeki özgüvenlerine göre puan verdiği, neticesinde bir değer ortaya koyan kendi sistemlerini geliştirdiler. Sesin kullanımı, izleyici ilgisi, sunum gibi başlıklarla değerlendirme yapmaya çalıştılar.
Diğer bir yöntem doktorların hastalar üzerinde ilaçların etkisini ölçmek için kullandıkları yöntemdir. Hobgood, Riviello, Jourilez, Hamilton ve arkadaşlarının (2002), kişisel gözlem raporu, raporlu gözlem, arkadaş düşüncesi, vb. gibi başlıkları içeren testi sınıflara uyguladılar.
Son dönemlerde eğitim iletişimi sektöründe medya okur-yazarlığı ilgi odağı olmaya başladı.
Medya okur-yazarlığı; medya mesajlarını anlama, analiz etme, değerlendirme ve farklı formlarda mesaj üretebilmek olarak tanımlanmaktadır (Aufderheide & Firestone, 1993). Hala geliştirilme aşamasında olmasına rağmen Chang ve arkadaşları (2011) ilkokul seviyesinde kullanmak üzere Medya Okur-Yazarlığı Kişisel Değerlendirme Tablosunu (MLSS) geliştirmişlerdir. Dijital medya okur-yazarlığı üzerine de çalışmalar mevcuttur.
Dwyer ve arkadaşları (2004), sınıf içi iletişimle doğrudan ilgili olan Öğrenim İklimini ölçmeye yarayan çalışmalar yapmıştır.

Tavsiyeler
İlk tavsiyemiz; Eğitimciler, öğrencilerin iletişim becerilerini geliştirmek için ortak terimler üzerinde çalışmalı ve iletişim hedeflerini eğitime dahil etmelidir.
İkinci tavsiye; Öğretmenler, öğrenciler, veliler ve idarecilerin 21. yüzyıl iletişim yeterlilikleri için çaba göstermeleri gerekir.
Üçüncü; her okul kendi kapasitesine göre iletişim gereksinimlerini belirleyip bunlara göre programlar üretmelidir.
Dördüncü; Öğretmenler ve eğitimciler başka ortamlarda kullanılan iletişim programlarını gözlemlemeli ve okullarına uyarlamalıdır.
Beşinci; okullar kendi değerlendirme sistemlerini verilen örneklere göre geliştirmeye çalışmalıdır.
Altıncı; üniversitelerde bu konularda yazılmış tezler ilham verebilir. Mutlaka araştırmalar yapılmalıdır.
Yedinci; öğrencilerimizi yaşadığımız zamanın gereksinimlerine göre değil, gelecek zamanın gereksinimlerine göre yetiştirmeliyiz.


Aamodt, M.G. (2008). Industrial/Organizational Psychology: An Applied Approach (5th Edition). Belmont, CA: Wadsworth/Thompson.

Aufderheide, P., & Firestone, C. M. (1993). Media literacy: A repon ‘Q/‘the H (lll0i't (tl leadership conference on media literacy. Washington DC, USA: Aspen Institute, Communications and Society Program.

Cameron, C., & Dickfos, J. (2013). “Lights, Camera, Action!” Video Technology and Students’ Perceptions of Oral Communication in Accounting Education. Accounting Education, 23(2), 135-154. doi:10.1080/09639284.2013.847326.

Chang, C. Y. et all. (2011). User attitudes toward dedicated e-book readers for reading: The effects of convenience, compatibility and media richness. Online Information Review, 35(4).

Dwyer, K. M., et all (2004). Attachment, friendship, and psychosocial functioning in early adolescence. The Journal of early adolescence, 24(4).

Gordon, R.A. & Schneider, G.T. (1991). School-Based Leadership: Challenges and
Opportunities (3rd Edition) Dubuque, IA: Wm. C. Brown Publishing.
       
Gürsel, M. (2012). Türk Eğitim Sistemi ve Okul Yönetimi: Kuramlar, Süreçler, Uygulamalar. 9. Baskı. Eğitim Yayınevi. Konya.

Hackman, M. Z., & Walker, K. B. (1990). Instructional communication in the televised classroom: The effects of system design and teacher immediacy on student learning and satisfaction. Communication Education, 39(3), 196-206.

Hobgood CD, Riviello RJ, Jouriles N, Hamilton G. (2002). Assessment of communication and interpersonal skills compentencies. Acad Emerg Med. ;11:1257–69.

Jensen, K. B. (Ed.). (2013). A handbook of media and communication research: Qualitative and quantitative methodologies. Routledge.

Lunenburg, F. C., & Allan, A. C. Ornstein, (2012). Professor Department of Educational Leadership & Counseling (6th Edition). Texas: Sam Houston State University.

McCroskey, J. C. (Ed.). (1998). Communication and personality: Trait perspectives. Hampton Pr.

McQuail, D. (2010). McQuail's mass communication theory. Sage publications.

Myers, S. A. (2002). Perceived aggressive instructor communication and student state motivation, learning, and satisfaction. Communication Reports, 15(2), 113-121.


Walther, J. B. (1996). Computer-mediated communication: Impersonal, interpersonal, and hyperpersonal interaction. Communication research, 23(1), 3-43.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder